Testsealabs Malaria Ag Pv Test Kaseti
Ürün Tanıtımı:Sıtma Ag Pv Testi
Malaria Ag Pv Testi, spesifik olarak Malaria Ag Pv'nin tespiti için tasarlanmış hızlı, nitel, yanal akışlı kromatografik bir immünolojik testtir.Plazmodyum vivax(Pv) antijenleri insan tam kanında, serumunda veya plazmasında bulunur. Bu test, sağlık çalışanlarının akut sıtma enfeksiyonlarının zamanında teşhis edilmesine yardımcı olur.Plazmodyum vivaxDünya çapında en yaygın sıtmaya neden olan parazitlerden biri olan sıtma, gelişmiş immünokromatografik teknoloji kullanılarak, histidin açısından zengin protein-2 (HRP-2) ve diğerlerini hedef alır.P. vivaxSpesifik antijenlere karşı 15-20 dakika içinde sonuç veren bir yöntemdir. Yüksek duyarlılığı ve özgüllüğü, onu hem klinik hem de kaynak kısıtlı ortamlarda erken teşhis için vazgeçilmez bir araç haline getirir.
Temel Özellikler:
- Hedefe Özgü Tespit: Kesin olarak tanımlarPlazmodyum vivaxantijenler, diğer sıtma türleriyle çapraz reaksiyonu en aza indirir (örn.P. falciparum).
- Hızlı Sonuçlar: 20 dakikadan kısa sürede görsel, yorumlanması kolay sonuçlar (pozitif/negatif) sunarak hızlı klinik kararlar alınmasını sağlar.
- Çoklu Numune Uyumluluğu: Tam kan (parmak ucu veya venöz), serum veya plazma numuneleriyle kullanım için doğrulanmıştır.
- Yüksek Doğruluk: %98'den fazla duyarlılık ve %99'dan fazla özgüllük için monoklonal antikorlarla tasarlanmıştır, DSÖ sıtma tanı kılavuzlarına göre doğrulanmıştır.
- Kullanıcı Dostu İş Akışı: Özel ekipman gerektirmez; klinikler, saha uygulamaları ve laboratuvarlar için idealdir.
- Kararlı Depolama: 2–30°C (36–86°F) arasında uzun raf ömrü, tropikal ortamlarda güvenilirliği garanti eder.
Kullanım Amacı:
Bu test profesyonellere yöneliktirin vitroayırıcı tanıyı desteklemek için tanı amaçlı kullanılırPlazmodyum vivaxSıtma. Özellikle hızlı tedavinin kritik olduğu akut evrelerde mikroskopi ve moleküler yöntemleri tamamlar. Sonuçlar klinik semptomlar, maruziyet öyküsü ve epidemiyolojik verilerle ilişkilendirilmelidir.
Klinik Uygulamada Önemi:
Erken teşhisP. vivaxSıtma, ciddi komplikasyon riskini (örneğin splenomegali, tekrarlayan nüksler) azaltır ve hedefli tedaviye rehberlik ederek sıtmanın ortadan kaldırılmasına yönelik küresel çabaları destekler.

